4 Ağustos 2011 Perşembe

Kuyunun gölgesinde...

        Gururumu astığım cami minaresinden sela veriliyor şu an. Daha isim söylenmedi fakat şimdiden ölenin yerine koydum kendimi. Hiç olmadığı kadar temiz kokuyorum. Belki de hoca beni yıkadı, bilemiyorum. Bana soru soran yok ama mermerin soğukluğunu, tahta aralıklardan hissedebiliyorum. Ama nedendir bilmiyorum, hiç üşümüyorum. Belli mi olur, belkide haberimi alanların duygularını üşütüyorumdur. Dur hoca dur... İsmi söyleme de kendimi hazırlayayım bu duruma. Zaten fazla yakınım yok, duyup gelsin. Çünkü taze taze yaşarken, yakımdakilere hiç faydam yoktu ve insan canlısı için faydalanabildikleri, arkadaşlık-dostluk tahtasına saplanabilen oktu. Nede olsa bu dönme dolap dünyadan beklenti çoktu. Gereksizliklere insan hayatında hiç ama hiç yer yoktu. İşte şimdi söz hocada... Kazananı açıklayacak, selasının sonunda. Fakat hiç heyecan yaratmadan, yani her zamanki gibi, kaybedenlerin ismini söylemeden, söyleyip geçecek. Bu isimi hocadan duyanlar, facebooktan bakıp, teşhis edecekler kim o ölü diye. Belki üzülecekler, belki sevinecekler, belki bir boşluk daha bu karakterle dolacak, belkide google'da bile gideni bulamayacaklar. Çünkü gidenin, dünyadaki tüm hesaplarını gizli tutması veya silmiş olmasıda mümkün ... Ama bu sefer eminim, ben kazandım. En sonunda benide almaya geldi matematik ustası,kimsenin yapamayacağı işlemleri yapan. Benim için geldi hemde... Ruhumu bedenimden çıkartıp, sonuca ulaşacak ve beni sonuca ulaştıracak. Yıllardır beklediğim kuyrukta, sıra benim son nefesimde ve bu sefer iyi üfleyip bütün mumları söndürmeliyim. Hadi hocaaaa! Söyle adımı da, son bir görelim dostu,arkadaşı. Şimdi sen kazananın ben olduğunu söylemezsen, inanmazda kimse. Gerçi kimse gelmese de olur. Zahmet etmeye ne gerek var ki. Ayrıca kimse gelmese de, bu üstünde soğuk, mor dünya tatlısı bulunan tepsiyi, toprağa sunacak, tanımadığım ama keşke zamanında tanışabilseydim dediğim insanlar olacak. Hadi hoca! Açıkla şu ismimide, duysun cümle alem nasıl sonsuz yastıgına yatılıp uyunurmuş. Dünyayı üstüme örtmek için sabırsızlanıyorum. Herkes sessiz olsun! Şimdi geliyor. Ayrıca lütfen,hazine sandığını taşıyanlar dikkatli olsun. Nede olsa beni, yolculukta sallantı çok tutar. 

Ve hoca söz sende... Aaaa! Mümkün değil. Sana verilen ismi tekrar kontrol et hoca. Gene kaybetmiş olamam. Bu sefer çok hazırlanmıştım, hakettiğimi düşünüyordum. Hocam! Ne olur, tekrar kontrol edelim kağıdı. Belkide puanları yanlış toplamışsınızdır. Ya da gözünüzden birşeyler kaçmıştır. Bu kadar düşük beklemiyordum. Bütün soruları da cevaplamıştım. Kesin yüksek gelir, bende bu hayattan mezun olurum diyordum. Ama gene bekle... Yine bekle... Herkes sağlam vücutlarla bile tam tadında yaşayamadığı bu dünya sofrasından göçerken sonsuzluğa, ben sıkıştım bu felçli bedene, kaldım gene iki arada bir derede... Belki de bundan sonra sıra bende.

3 yorum:

  1. Güzel yazı olmuş sürekli takip ediyorum ;)
    www.meltemce.net

    YanıtlaSil
  2. twitlerdeki takipten sonra bu daha da hoş oldu. oraya bazen yetişemiyorum da :) uzun uzun ömürlü olmasını dilerim ve sık sık görüşmeyi tabi ki.

    YanıtlaSil
  3. arkadaşım takipçin çok sinan_izchn profilindeki son twiti rt eder misin? lütfen ! çok önemli şimdiden teşekkürler........

    YanıtlaSil

İlginiz alakanız ve özellikle yorumunuz için çok teşekkürler...